13 Şubat 2013 Çarşamba

Yuh Artık!

Bugün Fatih Üniversitesi Çevre Kulübü kendisi için büyük bir adım attı ve radikal bir kararla Ali Ağaoğlu'na "En çevreci iş adamı" ödülü verdi. Öncelikle bu kulüpte olup da o ödülü veren arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Nitekim kendileri bizlere "abi bu çevre şeysileri bizde neden doğru düzgün gitmiyor?" sorusuna verilecek çok somut bir yanıt hediye ettiler. Kimseyi itham etmek gibi bir derdim yok ancak bu yapılanın gülünüp geçilmeyecek kadar ağır olduğuna inanıyorum. Yazık günah. Göz göre göre böyle bir şey yapabilmek için insanın gerçekten çok başka kafalara ulaşması gerekir.
Ali Ağaoğlu konusuna gelince. Ben kendisinin günah keçisi olduğuna inanıyorum. Yanlış anlaşılmasın, kendisinin tamamen masum olduğunu falan düşünmüyorum ancak bütün inşaat sektörünün günahı da kendisine yükleniyor. Gerçi bu da kendisinin tercihi. Medya önünde bu kadar yer alıp reklam stratejisini bu kadar net oluşturması için eminim kendisine zorlama yapan yoktur. Bence inşaat sektörünün Türkiye'de büyük bir günahı var. Bu günaha onları iten de bizzat devlet. Anlatayım efendiler,
Elimde "Sosyal Adalet" isimli bir dergi var.1964 basımı. Bir ülkenin yalnızca inşaat sektörüyle kalkınmasının mümkün olmadığını ve sıcak para için böylesine bir saçmalığa izin verilmemesi gerektiği yazıyor. Sene 2013. Aradan geçen süre 49 yıl. Herhangi bir durum değişikliği malesef yok. Yani bu saçmalık Türkiye'nin 3-5 günlük meselesi değil. Bildiğiniz kronik bir hastalık. 
Tabii devletin verdiği bu imtiyazlardan dolayı da inşaat sektörü böylesine hoyrat davranıyor. Aman be. Sıkıldım yazmaktan. Velhasıl kelam inşaat sektörü olmasın demiyorum tabii ki olsun ancak biraz da insaf etsinler. Yine demiyorum ki inşaatçılardan doğaya saygılı kimse çıkmaz, elbette çıkar ancak "yuh artık" diye de bir söz öbeği var. Madem var, ben de kullanayım. Yuh artık.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder